siteme hoş geldiniz
 
  Ana Sayfa
  İletişim
  Ziyaretçi defteri
  M. kemak ATATÜRK
  M. KEMAL ATATÜRK'Ü SAYGIYLA ANIYORUZ
  MUSKATA KEMAL ATATÜR'Ü KÖTÜ YARGILADILAR PEKİ ATATÜR NASIL BİRİ
  Kırmızı yanaklı su kaplumbağası
  Kaplunbağa ve çeşitleri
  Balıklar
  Karıncalar
  Kediler
  Tavşanlar
  Güvercinler
  Kaplan
  Kaç balık türü vardır
  Köpekler
  Kurbağa
  Akrepler
  Yılanlar
  Papağanlar
  Ördekler
  Muhabbbet kuşları
  iguana
  Hamster
  Ağaç kakanlar
  Yengeçler
  issan sesi çıkaran kuşlar (taklit kuşu)
  Baykuş papağanı
  Ahtapotlar
  Deniz atları
  melek balığı
  Balık çeşitleri
  yengeçler ve çeşitleri
  dünyada kaç hayvan vardır?
  Atlar
  Arılar
  eşek arıları
  Tilki ve çeşitleri
  kurtlar
  Uracta durandı
  Sfenk güveri
  Trochıdae
  Yaban arası
  Sincaplar
  Anthoscappus
  Su kertenkeleleri
  Gergedan
  Kuşlar
  Mürekkep balığı
  Dağ sıçanı
  Ornıtorenk
  Su samuru
  Kağıt arısı
  Bukalemun
  Tadigrad
  Buldog yarasası
  Bolas örümceği
  Örümcekler
  Örümcek türleri
  Gardiyan arıları
  kelebek
  Aslan
  Sırtlanlar
  Sürüngenler
  Deniz yıldızı
  Deniz anası
  Yunuslar
  Adi yunus
  Beyaz yunus
  Mehir yunusları
  gri fok
  Foklar
  Filler
  Zebralar
  fok balıkları
  Kutup ayıları
  pengüenler
  Civcivler
  Sivri sinekler
  Bal arıları
  Develer
  İnsan taklidi eden kuşlar 2
  Kartal
  Balık kartalı
  Yılan kartalı
  Tavşancıl
  FEN BİLGİSİ
  Fen bilgisi canlılar ve doğayla etkileşmleri
  Mikrobun yapısı
  Ses nasıl yayılır
  Sesin havaya yayılması
  Işığın yayılması
  Yeni bir bitki türü keşvedildi
  İnsan vicudu müzesi
  bilmedikleriniz
  İzmir dogal yaşam parkı
  çok ilginç
  Unutkanlıgımı nasıl yene bilirim
  meyve ile çalışan saat
  gemilerin tarihi geçmişi
  işte kanserin 7 (yedi) belirtisi
  depremden korunma yolları
  deprem nedir? nasıl oluşur?
Yılanlar

Yılan, pullular (Squamata) takımının yılanlar (Serpentes) alt takımını oluşturan, yerde sürünerek hareket eden, pullu, uzun hayvanların ortak adı.
Yılan
Platyceps collaris

Genel bilgiler

Yılanlar, genellikle üç metre öteyi görebilirler. Koku almada burun deliklerini değil dillerini kullanırlar. Uzun ve çatallı dillerinin her iki ucu havadan ve yerden gelen kimyasal kokuları alır. İçeri çekildiğinde dil ucundaki kokular damaktaki jakobson organında duyu haline dönüştürülür. Engerek yılanları zehirledikleri avının izini dilleriyle takip ederler ve ölüsünü bularak yutarlar. Yılanların burun delikleri, ağız kapalıyken alt çenedeki hava borusunun üzerine geldiğinden ağızlarını açmadan solunum yaparlar. Avlarını yutarken ağız açık olduğundan burun deliklerinin hava borusuyla ilgisi kesilir. Böyle zamanlarda, vücutlarında bulunan hava torbalarındaki yedek havadan faydalanırlar. Çoğu yılanın sadece sağ akciğeri gelişmiş, diğeri adeta kaybolmuştur. Boa ve piton yılanlarında sol akciğerler küçüktür. İri avların yutulması uzun sürdüğü zaman ağız tabanında bulunan soluk borusunun girişi ağızdan dışarı çıkarılabilir. Bu özellik büyük hayvanları yemek için bir adaptasyondur, yılana ağız dolu olduğunda dahi nefes alma imkânı sağlamaktadır.

Yılanlar dış kulakları olmadığından uzun zaman sağır zannedilmiştir. Aslında çeneleriyle kulakları arasında kemik bağlantıları olduğundan, üzerinde bulundukları toprağın yansıttığı sarsıntıları kolayca işitirler. Çenesini yere koyan çıngıraklı bir yılan çok uzaktan gelen bir atın ayak seslerini bile kolayca duyabilir. Yılanların bulunabildiği arâzilerden geçen bir insan, gürültülü ayak darbeleriyle yürüdüğünde hiçbir yılana rastlamaz. Bazı yılanların göz ve burunları arasında ince zarlı iki çukur bulunur. Bunlar, sıcak kanlı hayvanların vücutlarından yayılan ısı dalgalarını (infrared) tespit ederler. Bunların sayesinde avlarını karanlıkta bile bularak takip ederler.

Yılan zehiri av etini eritmeye yarayan kuvvetli bir sindirim sıvısıdır. Zehirsiz yılanlarda bile zehirli olan kuvvetli bir sindirim sıvısı vardır. Ağızlarına parmak sokulduğunda veya dişlendiğinde tükürüklerinden dolayı yanma ve şişme yapar. Dişleri sökülen zehirli yılanlarda dişler tekrar sürer. Yılanların renkleri ve boyları çeşitlidir. Zehirli yılanların başları üçgen ve kuyrukları küt olduğu söylenirse de bunlar kesin belirtiler olamaz. Her yılanı zehirli kabul ederek onlardan sakınmak gerekir.

Üreme

Yılanlar yumurtlayarak ürerler. Yumurtalardan ergine benzer yavrular çıkar. Yavrular yumurtadan çıkar çıkmaz annelerini ararlar. Boa, anakonda ve engereklerin çoğu yavrularını doğurur. Bunlar gerçek doğum değildir. Yumurtalar ana karnında gelişip açıldığından doğum gibi görülür. Buna “Ovovivipar” üreme denir. Gebelik süresi 2 aydır.

 
   
Bugün 17 ziyaretçi (52 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol